Kuzukulağı Salatası
Pazardan kardeşimle yeşillik alırken yanımızdaki hanımın "Bu otlar ne?" sorusuna pazarcı "Kuzukulağı!" diye cevap vermişti. "Ben bu kuzukulağı otunu nerden duydum?" diye düşünürken "bir demet de ondan alayım" dedim. Eve gelince aklıma Dilek'te gördüğüm tarif geldi. Tarifin yorumlarında Donna'nın ve Dilek'in yaptığı önerileri dinleyerek kuzukulağı otunu zeytinyağı+limon+sarımsak sosu ile karıştırıp ceviz ve kurutulmuş domateslerle servis yaptım. Sonuç; leziz! Teşekkürler Dilek ve Donna Quijote!
Bal arısı keki
Bu kek de Living'in Ocak 2004 sayısında yayınlanmıştı. Aslında bu kek iki kat şeklinde hazırlanıp portakal ağacında yazdığım krem peynirli krema ile süsleniyordu ama bizim ailede kremalı kekler yenmediği için ben şeker miktarını azalttım, krema da yapmadım. Malzemelerin de yine bir kısmını evdekilere göre değiştirdim. Keki yiyenler ilk başta ananasları elma sanıyor. Bir de bu kek durdukça daha da güzelleşiyor. Bence dördüncü günün sonunda en ideal kıvamındaydı!
Malzemeler:
** Bu ölçü 2 kek kalıbı veya derin kek kalıpları için geçerlidir.
Hazırlanması:
Sirkeli poğaça
Ablamın misafirleri için iş bölümü yaptığımızda anneme tuzlu yapmak düşmüştü. Ben illa yeni bir tarif denemesini istediğim için Su'nun tarif defteri'ne yazdığı sirkeli poğaçaları yaptı. Ben de aynı gün kurabiye yaptığım için şekilleri farklı olsun diye annem poğaçaları yuvarlak yapmadı. Bu poğaça ablamın kahvaltısının en beğenilen tariflerinden biriydi. Teşekkürler Su!
Portakallı ve lorlu kurabiyeler
Alev'in sitesinde Defne'ye verdiği portakallı ve lorlu kurabiye tarifi çok ilgimi çekmişti. Ben de ilk fırsatta bu kurabiyeleri denedim. Ablam ben bir yandan portakalları 3 kere kaynatırken diğer yandan da fırında krem karamelli keki pişirirken yanıma gelip "Hatice, bunlar Türk tarifleri mi?" diye sordu. Hatta kurabiyenin içini tatmak istediğini söyleyince "Olmaz! Alev 'sakın içi önceden tatmayın, yoksa vazgeçersiniz!' diye not düşmüştü" dedim.
Portakallı lorlu kurabiye için ilk önce, 4 portakalın kabuğunu küp küp doğra (eğer birini bulursan ona doğrat) bunu 3 kere kaynat, her seferinde suyunu değiştir. Sonra bir su bardağı su ve bir su bardağı şeker ile kaynat. Suyunu çekiyor. Soğuyunca 250 gr lorla karıştır. Karışım soğurken
250 gr tereyağ veya margarin (oda sıcaklığı),
1 çay bardağı zeytinyağ,
bir çay bardağı yoğurt,
1 çay bardağı şeker,
1 paket kabartma tozu,
1 paket vanilya,
aldığı kadar unu karıştırıp
hamur yap. Hamurdan parçalar al ve içlerini doldur. Üstü pembeleşene kadar pişir, çıkınca da bol pudra şekeri dök.
Not:1- Çay bardakları ajda denilen büyük bardaklardan olacak.
2- Karışımı peynir ile karıştırdıktan sonra tadına bakma, pişirmekten vazgeçebilirsin ama kurabiyeler piştiken sonra lezzet oturmuş oluyor.
Çok hafif, çok lezzetli ve kuzenlerimin söylediğine göre aynı Yunanistan'dan onlara gelen kurabiyeler gibi olmuşlar. Teşekkürler Alev!
Pazardan kardeşimle yeşillik alırken yanımızdaki hanımın "Bu otlar ne?" sorusuna pazarcı "Kuzukulağı!" diye cevap vermişti. "Ben bu kuzukulağı otunu nerden duydum?" diye düşünürken "bir demet de ondan alayım" dedim. Eve gelince aklıma Dilek'te gördüğüm tarif geldi. Tarifin yorumlarında Donna'nın ve Dilek'in yaptığı önerileri dinleyerek kuzukulağı otunu zeytinyağı+limon+sarımsak sosu ile karıştırıp ceviz ve kurutulmuş domateslerle servis yaptım. Sonuç; leziz! Teşekkürler Dilek ve Donna Quijote!

Bu kek de Living'in Ocak 2004 sayısında yayınlanmıştı. Aslında bu kek iki kat şeklinde hazırlanıp portakal ağacında yazdığım krem peynirli krema ile süsleniyordu ama bizim ailede kremalı kekler yenmediği için ben şeker miktarını azalttım, krema da yapmadım. Malzemelerin de yine bir kısmını evdekilere göre değiştirdim. Keki yiyenler ilk başta ananasları elma sanıyor. Bir de bu kek durdukça daha da güzelleşiyor. Bence dördüncü günün sonunda en ideal kıvamındaydı!
Malzemeler:
- 3 su bardağı un
- 1 tatlı kaşığı karbonat
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 1/2 tatlı kaşığı tuz
- 1 su bardağı zeytinyağı
- 2 tatlı kaşığı vanilya
- 1 su bardağı toz şeker
- 3 yumurta
- 3 muz, iyice olgunlaşmış, kararmaya yüz tutmuş, çatalla veya püre aleti ile ezilmiş
- 240 gr (2 dilim) ananas, küçük doğranmış
- 1 su bardağı ceviz
- süt
** Bu ölçü 2 kek kalıbı veya derin kek kalıpları için geçerlidir.
Hazırlanması:
- Fırını 175C'ye getirin. Kalıbınızı yağlayın. Unu, karbonatı, tarçını ve tuzu karıştırın.
- Mikserle yağı, vanilyayı ve şekeri karıştırın. Yumurtaları teker teker -arada iyice karıştırarak- ekleyin.
- Bir kapta muz, ceviz ve ananası karıştırın. Bunu yumurtalı karışıma ekleyin. Unlu karışımı da ilave edip karıştırın ve kaba boşaltın. (eğer kıvamı çok katı gelirse azar azar süt ekleyin.)
- Isınmış fırında 30-40 dakika kadar pişirin. Fırın telinde 15 dakika soğutun.

Ablamın misafirleri için iş bölümü yaptığımızda anneme tuzlu yapmak düşmüştü. Ben illa yeni bir tarif denemesini istediğim için Su'nun tarif defteri'ne yazdığı sirkeli poğaçaları yaptı. Ben de aynı gün kurabiye yaptığım için şekilleri farklı olsun diye annem poğaçaları yuvarlak yapmadı. Bu poğaça ablamın kahvaltısının en beğenilen tariflerinden biriydi. Teşekkürler Su!

Alev'in sitesinde Defne'ye verdiği portakallı ve lorlu kurabiye tarifi çok ilgimi çekmişti. Ben de ilk fırsatta bu kurabiyeleri denedim. Ablam ben bir yandan portakalları 3 kere kaynatırken diğer yandan da fırında krem karamelli keki pişirirken yanıma gelip "Hatice, bunlar Türk tarifleri mi?" diye sordu. Hatta kurabiyenin içini tatmak istediğini söyleyince "Olmaz! Alev 'sakın içi önceden tatmayın, yoksa vazgeçersiniz!' diye not düşmüştü" dedim.
Portakallı lorlu kurabiye için ilk önce, 4 portakalın kabuğunu küp küp doğra (eğer birini bulursan ona doğrat) bunu 3 kere kaynat, her seferinde suyunu değiştir. Sonra bir su bardağı su ve bir su bardağı şeker ile kaynat. Suyunu çekiyor. Soğuyunca 250 gr lorla karıştır. Karışım soğurken
250 gr tereyağ veya margarin (oda sıcaklığı),
1 çay bardağı zeytinyağ,
bir çay bardağı yoğurt,
1 çay bardağı şeker,
1 paket kabartma tozu,
1 paket vanilya,
aldığı kadar unu karıştırıp
hamur yap. Hamurdan parçalar al ve içlerini doldur. Üstü pembeleşene kadar pişir, çıkınca da bol pudra şekeri dök.
Not:1- Çay bardakları ajda denilen büyük bardaklardan olacak.
2- Karışımı peynir ile karıştırdıktan sonra tadına bakma, pişirmekten vazgeçebilirsin ama kurabiyeler piştiken sonra lezzet oturmuş oluyor.

çift çikolatalı kurabiyeler

Malzemeler:
- 1 su bardağından biraz az un
- 1/2 su bardağından biraz az kakao
- 1/2 tatlı kaşığı karbonat
- 1/2 tatlı kaşığı tuz
- 240 gr sütlü çikolata (yarısı küçük parçalara bölünmüş, yarısı iri parçalara ayrılmış)
- 113 gr tereyağı
- 1 su bardağı toz şeker
- 2 yumurta
- 1 tatlı kaşığı vanilya
- Fırını 150C'ye getirin. Un, kakao, karbonat ve tuzu bir kapta karıştırın.
- Küçük parçalara ayırdığınız 120gr çikolatayı ve tereyağını bir cezveye koyup kaynayan suyun üstünde benmari usulü eritin.
- Eriyen çikolatayı bir kaba alın. Şekeri, yumurtaları ve vanilyayı ekleyip orta hızlı mikser yardımıyla karıştırın. Hızı düşürüp unlu karışımı yavaş yavaş ekleyin. 120gr iri parçalı çikolatayı katın.
- Yağlı kağıt serili 2 tepsiye bir tatlı kaşığı ile dokuz hamur koyun. Isınan fırına koyup 15 dakika pişirin. (daha fazla pişirirseniz kurur) Kağıtla birlikte alıp fırın telinin üzerinde 5 dakika soğutun. Kalan hamurları da aynı şekilde pişirin. (Ben her seferinde fırına bir tepsi yerleştiriyorum.)
meksika düğün kurabiyesi

Kurabiyelerdeki toz tarçını elde etmek için bir tarçın çubuğunu tavada kokusunu alana kadar ısıtıp dövüyorsunuz. Tarçın ve badem ikilisi kolaylıkla hazırlanan bu kurabiyede çok hoş duruyor.
tarif williams-sonoma'dan
malzemeler:
- 16 silme yemek kaşığı margarin/tereyağı, oda sıcaklığında
- 1 su bardağı pudra şekeri
- 1 tatlı kaşığı vanilya
- 1/4 tatlı kaşığı tuz
- 1,5 su bardağı un
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 1 su bardağı soyulmuş badem, dövülmüş
- Yağı mikserle krema kıvamına gelene kadar çırpın. pudra şekerinin yarısını ekleyip çırpmaya devam edin.
- Hızı düşürüp vanilyayı ve tuzu ekleyip karıştırın.
- Yağlı kağıdın üzerinde unu ve tarçını birlikte eleyin. Unlu karışımı yağlı karışıma ilave edip tahta bir kaşıkla karıştırın. En son bademleri ekleyin.
- Kaseyi streç ile kapatıp buzdolabında 15 dakika dinlendirin. (Hamur iyice sertleşmemiş ancak ele yapışkanlığı geçmiş olacak.)
- Fırını 175C'ye getirin. Kalan yarım su bardağı pudra şekerini geniş bir kaba dökün.
- Hamurdan toplar yapıp yağlı kağıt serili tepsiye dizin. Fırında 10-12 dakika pişirin. Tepsiden kağıtlarıyla birlikte alıp fırın telinin üzerinde 5 dakika soğutun. Her bir kurabiyeyi sırayla pudra şekerine bulayın.
17/05/2005
teyzemin elmalı kurabiyeleri

hamur malzemeleri:
- 1 paket (250gr) margarin/tereyağı, oda sıcaklığında
- 1 çay bardağı sıvıyağ
- 1 çay bardağı yoğurt
- 8-9 yemek kaşığı şeker
- 1 tatlı kaşığı karbonat
- aldığı kadar un
- 3-4 damla limon suyu
- 3-4 elma, rendelenmiş
- 3 yemek kaşığı toz şeker
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- dilediğiniz kadar fındık içi, irice dövülmüş
- Karbonatı limon suyu ile kabartın. Yumuşak elinize yapışmayan bir hamur elde edin.
- Elmayı toz şekerle pişirin. Soğutup tarçın ve fındıkla karıştırın.
- Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp poğaça yapar gibi avucunuzda açın. Ortasına elmalı harçtan koyup kenarları üstte birleştirin. birleşme yerleri üste gelecek şekilde tepsiye dizin.
- Bıçakla kurabiyeleri üçe bölün. Önceden ısınmış 180C fırında pişirin. Piştikten sonra soğutup pudra şekeri ile servis yapın.
29/03/2005
limonlu kurabiye

ben asıl tarifteki margarin yerine daha az tereyağı kullandım. yağı azalttığım için evdeki un yetecektir diye umuyordum ama yetmedi! ben de tekrardan markete gitmeyeyim diye kilerde duran kepekli undan ekledim. (tabii pastaya un kalmadığı için geri markete gidip un ve anneme göstermeden tefal'den kek kalıbı aldım.) tarifte değişik kalıplarla kesin deniliyordu, ben bardak ile kesip ortalarını minik metal kurabiye kalıplarımla çıkardım. hepsi bir tepsiye sığsın diye de artan küçük parçaları birleştirip yuvarlamak yerine oldukları gibi pişirdim. son olarak da tarifte geçen üzerlerine yumurta akı sürüp susam serpme işlemi yerine bana daha kolay geldiği için her birini önce yumurta akına sonra da susam dolu tabağa batırdım.
ablamın ertesi gün "bunlar içlerinde mahlep olduğu için mi bu kadar güzel?" diye sorması ile de kurabiyelerim için dilediğim tepkiyi almış oldum. (hala her tariften sonra güzel birşeyler duymayı isteme alışkanlığımdan kurtulamadım...)
Limonlu Kurabiye
Malzemeler:Hamur:- 2 yumurta sarısı
- 250 g eritilmiş margarin
- 1 çay bardağı sıvı yağ
- 2 yemek kaşığı yoğurt
- 3 yemek kaşığı limon suyu
- 1 çay kaşığı tuz
- 1 tatlı kaşığı mahlep
- 4,5-5 su bardağı un
- 1 poşet Dr. Oetker Hamur Kabartma Tozu
- 2 yumurta akı
- susam
Hazırlanışı:
- Yumurta sarılarını margarin, sıvı yağ, yoğurt, limon suyu, tuz ve mahlep ile karıştırın. Un ve hamur kabartma tozu ekleyip iyice yoğurun. 0,5 cm kalınlığında açın ve değişik şekildeki kalıplarla kesin.
- Üzerlerine yumurta akı sürüp susam serpin ve önceden ısınmış 180C fırında 15 dakika kadar pişirin.
23/03/2005
fıstıklı & karamelli kurabiyeler

kendi arkadaşlarım geleceği zaman marketten şeker istemiştim. ama karamelli yerine çilekli şeker gelince ben de onu erittim ve üzerine renkli şekerler serptim. bu haftasonu ise markete gidip doğru şekerleri buldum. aslında amerikadaki karamelli şekerler buradakilerden farklı mı değil mi bilmiyorum. ben tarifteki orana göre şeker+krema karışımı eritince benim karamelin kıvamı koyu oldu. belki krema miktarını biraz daha arttırmakta fayda olabilir.
malzemeler gözünüzü korkutmasın çok kısa sürede kolayca yapılıyor.

malzemeler:
- 1 + 2/3 su bardağı un
- 1/2 tatlı kaşığı tuz
- 2 + 1/2 su bardağı kaju fıstığı
- 2 yemek kaşığı + 1 tatlı kaşığı sıvıyağ
- 8 silme yemek kaşığı margarin/tereyağı, oda sıcaklığında
- 3/4 su bardağı kahverengi şeker
- 1/2 su bardağı toz şeker
- 1 yumurta
- 1 paket şekerli vanilin
- 24 adet karamelli şeker
- 1/4 su bardağı krema
- fırını 175C'ye getirin. unu ve tuzu karıştırın. fıstıkların bir bardağını irice dövüp bir kenara alın. kalan bir buçuk su bardağı fıstığı mutfak robotunda un ufak hale getirin. sıvıyağı ekleyip krema kıvamına gelene kadar-yaklaşık 2 dakika- karıştırın.
- robottaki karışımı, katı yağı ve şekerleri bir kaba alıp mikser yardımıyla 2 dakika kadar karıştırın. yumurtayı ve vanilini ekleyip tekrar karıştırın. mikserin hızını azaltıp unlu karışımı yavaş yavaş ekleyin. kenara ayırdığınız fıstıkları spatulayla karışıma ekleyin.
- karışımdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp elinizle top haline getirin. topları -bastırmadan- yağlanmış 2 tepsiye dizin.birinci tepsiyi fırına koyup 6 dakika pişirin. fırının kapağını açıp her bir kurabiyeyi spatulayla bastırarak yassılaştırın. tekrar fırına vererek 6-7 dakika daha pişirin. pişince fırın telinin üzerine alarak içlerini çekmesini sağlayın. aynı işlemi ikinci tepsi için de tekrarlayın.
- şekerleri ve kremayı bir tavaya alıp kısık ateşte karıştırarak eritin. krema soğuyunca kaşıkla kurabiyelerin üzerine gezdirin.
21/03/2005
kurabiye + muffin = hafta sonu
bugün tüm internetteki yazı yazma isteğini yok eden virüs bana da bulaştı ama benim virüs papatya çayı sayesinde kısa süreliğine etkisiz hale gelmişken size hafta sonu maceralarımı anlatayım istedim. cumartesi günü öğlen ablamın üniversite arkadaşına davetliydim. öğlen işten çıkınca koşa koşa eve gidip ablamın arkadaşı için yarım saatte birşeyler yapmaya çalıştım. ama ben acele ettikçe herşey daha da korkunç hale geldi, her zaman kolayca yaptığım şeyler "bak bakalım nasıl milletin başına senin tariflerinle neler geliyormuş" dercesine yapılamaz hale geldiler. ben de pes edip ablamın arkadaşına gittim. neyseki masa benim yaptıklarımı aratmayacak kadar doluydu.
cumartesi akşamı da bir derneğin söyleşisine davetliydim. (ileride yeğenime anlatacağım bir materyalim daha oldu böylece. ileride sözümü dinlemezse "senin teyzen söyleşiye davet edilmiş biri ona göre!" demeyi düşünüyorum. muhtemelen "teyze sırf bu cümleyi kurabilmek için onca şey söyledin" diyecektir ama olsun.) ablamın arkadaşından çıkıp eve dönünce bu defa da dernek için geçen hafta kendi arkadaşlarımdan olumlu not alan kurabiyeleri yapmaya başladım. öğlen çıkardıkları zorluklardan yeterince tatmin olan malzemeler bu defa bana acıyıp güzel güzel piştiler. söyleşiye 1 saat kala kurabiyeleri çantaya doldurdum ve erkek kardeşimi benimle derneğe gelmesi için zar zor ikna edip yola çıktım.
tam söyleşi saatinde yetişmiş olmanın mutluluğu ve aşırı heyecanın karışımı ile dernek üyeleri ile tanıştım. hatta aralarında eski ortaokulumdan ve lisemden (çok okul gezmenin faydaları) insanlar olduğunu görünce biraz daha rahatladım. söyleşiyi organize eden, aynı zamanda kendisi de bir blog sahibi olan çok tatlı bir hanımla tanışma fırsatım oldu. inşallah benim heyecandan hızlı hızlı anlattığım şeyler onlar için faydalı olmuştur. (bu arada okuyacak olurlarsa hepsine davetleri, hazırlıkları-arap kurabiyeler harikaydı!- ve zahmet edip bana çiçek aldıkları için çok teşekkür ederim. benim için böyle bir topluluğa davet edilmek bile yeterince onur vericiydi.)
pazar sabahı kardeşimi dershanesine bırakıp eve geldim. dolaptaki ıspanakları nasıl değerlendiririm diye düşünürken kol böreği yapmaya karar verdim. maalesef dolaptaki yufkalar ömürlerinin sonlarına gelmişlerdi, bu yüzden tek çare hamur açmaktı. sadece iki kez hamur açtığımı ve annemin başka bir yerde oluşunu göz ardı edip Aslı'nın tarifine göre hamur açtım. Aslı kadar olmasa da yine de benim gibi acemi biri için güzel oldu. günün kalan yarısını blog + elişi + marka + bahçe planları yapıp sıkılarak geçirdim.
pazar akşamı sıkılmaktan sıkılıp bbc good food'un tarifine göre 5 farklı çeşitte muffin yaptım. çok güzel oldular! sitede anılmayı istemeyen canım babam bile geceyarısı olmasına rağmen yaptığım muffinin ahududulu olanını tadıp, beğendiğini söyledi. umarım hafta içi başka tarifler deneyebilirim...
tarifler yarına, şimdiden hepinize huzur & umut dolu haftalar!
cumartesi akşamı da bir derneğin söyleşisine davetliydim. (ileride yeğenime anlatacağım bir materyalim daha oldu böylece. ileride sözümü dinlemezse "senin teyzen söyleşiye davet edilmiş biri ona göre!" demeyi düşünüyorum. muhtemelen "teyze sırf bu cümleyi kurabilmek için onca şey söyledin" diyecektir ama olsun.) ablamın arkadaşından çıkıp eve dönünce bu defa da dernek için geçen hafta kendi arkadaşlarımdan olumlu not alan kurabiyeleri yapmaya başladım. öğlen çıkardıkları zorluklardan yeterince tatmin olan malzemeler bu defa bana acıyıp güzel güzel piştiler. söyleşiye 1 saat kala kurabiyeleri çantaya doldurdum ve erkek kardeşimi benimle derneğe gelmesi için zar zor ikna edip yola çıktım.
tam söyleşi saatinde yetişmiş olmanın mutluluğu ve aşırı heyecanın karışımı ile dernek üyeleri ile tanıştım. hatta aralarında eski ortaokulumdan ve lisemden (çok okul gezmenin faydaları) insanlar olduğunu görünce biraz daha rahatladım. söyleşiyi organize eden, aynı zamanda kendisi de bir blog sahibi olan çok tatlı bir hanımla tanışma fırsatım oldu. inşallah benim heyecandan hızlı hızlı anlattığım şeyler onlar için faydalı olmuştur. (bu arada okuyacak olurlarsa hepsine davetleri, hazırlıkları-arap kurabiyeler harikaydı!- ve zahmet edip bana çiçek aldıkları için çok teşekkür ederim. benim için böyle bir topluluğa davet edilmek bile yeterince onur vericiydi.)
pazar sabahı kardeşimi dershanesine bırakıp eve geldim. dolaptaki ıspanakları nasıl değerlendiririm diye düşünürken kol böreği yapmaya karar verdim. maalesef dolaptaki yufkalar ömürlerinin sonlarına gelmişlerdi, bu yüzden tek çare hamur açmaktı. sadece iki kez hamur açtığımı ve annemin başka bir yerde oluşunu göz ardı edip Aslı'nın tarifine göre hamur açtım. Aslı kadar olmasa da yine de benim gibi acemi biri için güzel oldu. günün kalan yarısını blog + elişi + marka + bahçe planları yapıp sıkılarak geçirdim.
pazar akşamı sıkılmaktan sıkılıp bbc good food'un tarifine göre 5 farklı çeşitte muffin yaptım. çok güzel oldular! sitede anılmayı istemeyen canım babam bile geceyarısı olmasına rağmen yaptığım muffinin ahududulu olanını tadıp, beğendiğini söyledi. umarım hafta içi başka tarifler deneyebilirim...
tarifler yarına, şimdiden hepinize huzur & umut dolu haftalar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder